Doğru Aşk Nasıl Anlaşılır?
Yoksa yanlışı mu buluyoruz?
Aşk, bir çikolata kutusuna benzemez, içinde hep aynı tat yoktur! Bir bakarsınız fırtına gibi bir ilişki içindesiniz, bir bakarsınız hiç beklemediğiniz bir anda karşınıza çıkan bir “aşk” size sanki yağmurlu bir günde şemsiye gibi olur. Peki ama doğru aşkı nasıl anlayacağız? Hadi gelin, mizahi bir dille erkeklerin çözüm odaklı, kadınların ise empatik yaklaşımlarını harmanlayarak doğru aşkı nasıl anlayacağımıza dair bir keşfe çıkalım!
Erkekler Aşkı Çözüm Olarak Görür, Kadınlar Aşkı Bir İlişki Olarak!
Erkekler için aşk, çoğu zaman çözülmesi gereken bir bulmaca gibidir. “Acaba bu doğru kişi mi? Eğer doğru kişi değilse, nasıl doğru kişi olur?” diye düşünmekten yorulurlar. Kadınlar ise işin içinde daha derin bir anlam arar, bir bağ kurmak isterler. Yani, erkeklerin düşünce yapısı “Hangi adımlarla bu ilişkiyi ‘tamir ederim’?” şeklinde işlerken, kadınlar ilişkilerini büyütmeye çalışır. Biraz farklı değil mi?
Erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımını anlamak için örnek vermek gerekirse, mesela bir erkek size şunları söyleyebilir:
– “Bunu hallederim, buna çözüm bulabilirim.”
– “Bu ilişkiyi güçlendirebiliriz, basit bir güncelleme yeterli.”
Kadınlar ise durumu daha farklı ele alır, bu da şöyle olabilir:
– “Bunu birlikte aşabiliriz, hem sen hem ben değişebiliriz.”
– “Bu ilişkiyi duygu seli içinde biraz büyütmemiz gerekiyor, ama seninle birlikte her şey daha kolay.”
Erkek çözüm üretir, kadın ilişkilerde derinlik arar, sonuçta bir noktada buluşurlar, ama genellikle erkekler çözüm önermeye bayılırken, kadınlar çoğu zaman “hissederim” der!
Doğru Aşkı Anlamanın 3 Komik Adımı
1. Sevdiğinizde Zaman Durur, Ama Kendi Zamanınızı Geri Alın!
Gerçek aşk, bir şekilde her şeyin önüne geçer. Film izlerken, sokakta yürürken ya da sadece bir kahve içerken zamanın nasıl geçtiğini anlamazsınız. Ancak, doğru aşkı bulduğunuzda “zamanın nasıl geçtiğini fark etmiyorum” hissi, artık bir uyarı olmalıdır. Ama bir dakika! “Bu doğru mu?” diye soracak olursanız, işte tam bu noktada erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımı devreye girer. Bu sefer “Buna çözüm bulmam lazım” demek yerine, sevdiğiniz kişiyle olan zamanı dondurmayı isteyebilirsiniz! Durun, bu da bir nevi çözüm değil mi?
2. Gözlerinizdeki O Parıltı Hiçbir Ekranda Yok!
İlişkilerde, doğru aşkı bulduğunuzda gözlerinizin bir şekilde parladığını fark edersiniz. O parıltı, Google’daki “doğru aşk” aramalarından daha net olabilir! Erkekler, gözlerdeki parıltıyı çoğu zaman bir fırsat gibi görür, ancak kadınlar için bu, “duygu yoğunluğunun” tam anlamıyla başladığı bir andır. Erkekler ne der? “Bu mu?” Kadınlar ne der? “Bu, evet, tam da bu!”
3. “Şimdi Ne Yapmalıyım?” Diye Sormayı Bırakın!
Doğru aşk, sürekli strateji belirlemektense anı yaşamakla ilgili bir şeydir. Erkekler genellikle, ilişkilerde ne yapacaklarını çok düşünürler: “Hangi günü seçsem? Ne hediye alsam?” Oysa ki, doğru aşkı bulduğunuzda, bu tür sorular kendiliğinden kaybolur ve ilişkiyi daha doğal bir şekilde yaşamak istersiniz. Erkeklerin düşünme ve çözüm üretme eğilimlerine karşı, kadınlar “Hissedeceğiz, yaşacağız!” diyerek olaya daha empatik bir açıdan yaklaşır.
Aşkın 5. Evresi: Aşk Çözülmesi Gereken Bir Bulmaca Değildir!
Aşk, tıpkı ilişkiyi çözmek isteyen bir erkeğin zihninde olduğu gibi, aslında bir çözüm gerektirmez. “Bunu çözmeliyim” diyerek aşkı anlamaya çalışmak, size asla doğru aşkı getirmez. Gerçek aşk, anlayış, empati ve bir arada olma isteğidir. Erkekler çözüm peşinden koşarken, kadınlar duygu ve anlayış peşinden gider. İkisi de kendi tarzlarında doğru aşkı arar, ama bir gün bulduklarında, aslında her şeyin çok basit olduğunu fark ederler.
Sonuç Olarak!
Doğru aşk, çözülmesi gereken bir problem değil, hissedilmesi gereken bir durumdur. Her ikisi de – erkek ve kadın – ilişkilerde farklı biçimlerde doğruyu ararlar. Belki de en doğrusu, bazen bir arada, bazen birbirimizi “anlayarak” aşkı bulmaktır. Unutmayın, doğru aşkı bulduğunuzda, çözüm değil, sadece anı yaşamanız gerekir!